Fenerbahçe bir gidip bir gelen maçta İnönü’den galibiyetle ayrıldı. Aykut Kocaman kariyerinde ilk kez 6 hafta üstüste maç kazandı.
Herşey mükemmeldi. Bu kadar keyif aldığım bir hafta sonu daha yaşamadım son yıllarda. Benim ev kadrosu yoktu o saatlerde, bayılarak izledim. Televizyona yapışıp kaldım adeta. O organizasyon, o çekimler, o şovlar... Ağzımın suyu akarak izledim. İmrendim açıkçası. Amerikalılara özendim. Ntvspor’dan ayrılmadım günün ilk ışıklarına kadar. O nasıl bir üç sayı yarışmasıdır. O nasıl bir smaç yarışmasıdır. Öyle bir jüri ki ayaklarınız titrer onların karşısında. Top süremezsiniz. Fakat Griffin tüm dünyayı hayran bıraktı kendine. Rakibi hem de üç topla birden smaç yapmışken herkes ne yapacağını bekliyordu. Bir de baktık bir araba girdi sahaya. Salona da değil basketbol oynanan alana hem de potanın altına.. Ve o Griffin, basketbolu tekeline almış siyahi oyuncuların arasından sıyrılıp o arabanın üzerinden smaçını attı. Bayıldım. Hele o kızlar.. Birbirinden güzel gencecik kızlar, Laker Girl’ler, diğer takımların amigo kızları. Ekran başında nereye bakacağımı şaşırdım. Böyle bir güzellik var mı? Tek kelimeyle harikuladeydi.
Alex ligimizi sallamaya devam ediyor. Hem gol krallığında hem de asist krallığında zirvede.
Esas güzellikleri kaçırıyoruz. Medyam futbolun içine gömülmüş, Türkiye’deki güzellikleri göremiyor. Görmüyor. İpek Şenoğlu adında pırıl pırıl gencecik kızımız, tenisteki yüz akımız sene başında dünya sıralamasında 91. sıradaydı. Çok değil bir buçuk ay önce. Bu kız Amerika’da iki turnuva oynadı ve topladığı puanlarla kaçıncı sıraya yükseldi biliyor musunuz? Medyam biliyor mu? İpek şimdi 81. sırada. Bir buçuk ayda tam 10 kişiyi ardında bıraktı dünyada. Ve İpek önümüzdeki iki hafta boyunca Meksika'da ter dökecek. İki satır yazan oldu mu? Bir kameraman bir muhabir gönderen oldu mu? Tüm dünya seyredecek İpek’i Acapulco’da. Bütün kameralar sonra Monterrey’e çevrilecek. Nerede benim medyam. Nerede benim vergilerimle yayın yapan TRT?
Maça damgasını vuran hareket Ferrai’nin Lugano’ya attığı dirsek, ardından verilen penaltı ve kırmızı kart. Hakem Cüneyt Çakır’ın yönetimini nasıl buldunuz?
Şimdi efendim..O pozisyonda faulü yapan Lugano. Düdüğünü çalacaksın. Ha sen düdüğünü çaldın faulü verdin. Ferrari dirsek mi attı, çıkar kırmızı kartını göster. Penaltı vermek ne oluyor. Doğrusu Beşiktaş lehine faul, Ferrari’ye de kırmızı kart. Penaltı düzmece. Ezildi Cüneyt Çakır. Aziz Yıldırım’ın devre arasında yaptığı açıklamaların altında ezildi. Fedrasyonu avucunun içine almış oynuyor Aziz Yıldırım. Bu yakalamış bu pişirmiş bu yemiş bu da hani bana hani bana demiş yapıyor Aziz Yıldırım Mahmut Özgener’e. Dizine almış hop hop hoplatıyor. Uçtu uçtu yapıyor. Maçı Beşiktaş'tan aldı, altın tepside Fenerbahçe'nin ayaklarının önüne serdi Cüneyt. Beşiktaş topu kapsak da gol atsak, 3 yapsak, 4 yapsak diye iştahlı bir top oynarken, Q7 çetesi şaha kalkmış sağdan, soldan ortadan akın akın gelirken dur dedi Cüneyt Çakır. Ligin de tadı kaçtı böylece. Şampiyon şimdiden belli. Fenerbahçe'ye hayırlı olsun.